4 Şubat 2014 Salı

Gerçeklik Fahişesi



Gerçeklerden korktuğumuz kadar hayallerden de korkmamız gerek. Bu iki yüzlü yol arkadaşı bir bakıma dost, bir bakıma düşman; inanmadığın zaman dost, tatlı akışına kapılıp gittiğin zaman düşmandır. Delirtir adamı. Akıl hastası yapar. Yarattığın insanlar hayatına karıştığında şizofren olursun.
Hih! Şizofren demişken... Şizofren olmaktan korkan tek kişi ben değilim herhalde? Herkes hayali karakterler yaratmıyor mu ya da gerçek kişileri yanında düşünmüyor mu?
Kişilerim hayali değil, normal hayattan insanlar. Aynı şeyleri düşünüyoruz, aynı şeyleri bekliyor, umuyor ve yaşıyoruz. Tabi benim alemimde, hayata döndüğümüzde her şey çok başka.
Tek başıma yürürken de birilerini hayal ederim, onlarla sohbet ederim ya da sessizce birlikte yürürüm. Ürkütücü göründü böyle yazınca ama yolum kısalıyor :)
Daha delirmedim, durun! Tek deliren de ben olmayacağım, birlikte delirelim! Hayatımız kötüye mi gidiyor, gerçeklerden kaçalım bir süre ne olacak sanki? Koyverelim dünyayı, dalalım hayaller alemine herkes mutlu olsun. "Gelecekteki biz" uğraşsın gerçeklerle, bize ne! Tabi bokunu çıkarmaya gerek yok. Bir süre dedim, sonsuza kadar değil. 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder